Kilo Olarak Geri Dönen 5 Yiyecek!

Kalorisiz Olduğunu Düşünüp, Tükettikten Sonra Vücudunuza Löp Löp Kilo Olarak Geri Dönen 5 Yiyecek!

Kilo vermek istemenin en kötü taraflarından biri etrafımızda bol kalorili, baştan çıkarıcı yemeklerle doluyken sağlıklı beslenmek ve zayıflamak uğruna onlardan uzak kalmak zorunda olmak.

Çoğumuz sağlıklı beslenmeyi hayatımızın bir parçası haline getirdi, peki bu baştan çıkaran yiyeceklere karşı irademize sahip çıkarken aslında doğru mu yapıyoruz? Çünkü -şaşıracaksınız- bazı sağlıklı diye tükettiğimiz yiyecekler aslında bize yarınlar yokmuşçasına kilo aldırıyor.
Bunda ekranlarda boy boy gördüğümüz bilindik isimlerin ve bu ürünleri ‘sağlıklı’ olarak lanse eden markaların etkisi çok büyük. Aslına bakarsak bu 5 yiyeceğin ‘sağlıklı olmayan’ alternatiflerinden çok da bir farkı yok.

Şimdi bu doğru bilinen yanlışları sıralamak gerekirse:

1 ) ”Ne Kalorisi Olacak ki?” Diyerek Yediğimiz: Yoğurtlar

Yoğurt içinde bulunan vitaminler, mineraller ve protein ile en sağlıklı besinlerden biri, hepimiz bunda hemfikiriz.
Ancak her insan gibi her yoğurt da aynı değil. Tükettiğimiz yoğurdun tadı çikolatalı veya meyveli geliyorsa bunda bir yanlışlık var. Üzülerek söylüyorum ki dünyanın en sağlıklı ve en az kalorili şeyini tüketmiyoruz maalesef.
Bu kaloriler özellikle meyveli yoğurt çeşitlerinde fazlasıyla geçerli. Yağlı da olsa yağsız da olsa şeker oranı sandığımızdan daha yüksek. Yetmezmiş gibi yüksek fruktozlu mısır şurubu, tatlandırıcı ve nişasta da içeriyor!
Her ne kadar tadı güzel olsa da yoğurt tüketilecekse katkılıdan ziyade, sade ve katkı maddesi olmayan yoğurtları tercih edin ki, yoğurt diye tükettiğiniz şeyler löp löp kilo olarak geri dönmesin!

2) Acı Ama Gerçek: Tam Buğday Ekmeği

Zayıflamak için o çok sevdiğiniz beyaz ekmekle bir süre ara verdiniz ama ekmeği yaşamınızdan tamamen çıkaramadığınız için çözümü tam buğday ekmeğinde bulmuş olma olasılığınız yüksek. Fakat gerçeklerden bahsetmek gerekirse; raflarda yer alan buğday ekmeği olarak satılan çoğu ekmek tam tahıllı değil, tam tersine rafine undan yapılıyor. Hatta bazıları hidroneje yağ, tatlandırıcı, yüksek fruktozlu mısır şurubu, kimyasal koruyucular gibi sağlıksız maddeler bile içerebiliyor.
E sonuçta tüm bunlar da size aynı hesaba gelip, fazla fazla kilo olarak geri dönüyor. Tabii evde ekmeği kendiniz yapacaksanız o başka! Karar size kalmış.

3) Saatlerce Yaktığınız Kaloriye Yazık: Protein Bar

Spor ürünleri olarak satılsalar da her paketlenmiş gıda gibi bu ürünlerin içinde de aslında yüksek fruktozlu mısır şurubu ve trans yağlar bulunuyor. Haliyle yaktığımız kiloları veremeden spordan sonra geri almış oluyoruz.

4) Şeker Kazanına Düşmüşçesine: Kuru Meyve

Meyvelerinden sağlıklı olduğu düşüncesinden doğan “O zaman kurusu da sağlıklıdır; acıktığımda bisküvi, çikolata yiyeceğime kuru meyve atıştırırım diyetimi de bozmam.” Dediğinizi duyar gibiyiz ama üzülerek söylüyoruz ki yanılıyorsunuz.
Çünkü kuru meyvelerin içinde sandığınızdan normal haline oranla çok daha fazla şeker, karbonhidrat ve haliyle daha fazla kalori var. Canınız tatlı bir atıştırmalık istediğinde meyve yemeğe devam ederek, kalorisiz bir şekilde atıştırmanı gerçekleştirebilirsin.

5) Market Raflarında Rengine Aldanma: Detoks İçecekleri

Türkiye’de yeni yeni yaygınlaşmaya başlasa da dizilerdeki spor salonları sahnelerinde sıkça gördüğümüz bir beslenme trendi olan yeşil detoks içeceği (Juicing) sebzelerin, seçilmiş diğer sebze ve meyvelerle birlikte sularının sıkılarak içecek haline getirilmesi diye özetlenebilir.
Fakat “Meyve, sebze zaten sağlıklı, içeceğini de içeyim ne olacak?” diye düşünüp market raflarına uzanıp tüketiminizi arttırdığınız her an, tahmin edemeyeceğiniz kadar şekeri de vücudunuza yüklemiş oluyorsunuz.
Tabii ki bu evlerde yaptığınız detoks içecekleri için geçerli değil. Çünkü evde kolaylıkla yapabileceğiniz detoks içeceklerinde şeker kullanma ya da kullanmama seçeneği tamamen size kalmış.